🎶 M 🎶
- Maestoso: Görkemli. İtalyanca bir sözcüktür.
- Magnificat: Ulu, görkemli. Katolik kilisesinde Vesper’in bitiminde okunan, Hz. Meryem’e övgü duası. Latince bir sözcüktür.
- Majör: Büyük. Gamda büyük üçlü. İtalyanca "maggiore" sözcüğünden gelir.
- Makam: Geleneksel müzikte bir gamın işleniş tarzı. Arapça "makaam" sözcüğünden gelir.
- Mask: 16. ve 17. yüzyıllarda İngiltere’de yüze maske takılarak oynanan müzikli sahne oyunu.
- Mazurka: Polonya’nın ulusal dansı.
- Melizmatik: Missaları seslendirirken tek hece üstünde çok nota okuma yöntemi.
- Melodi: Ritm ögesinden yararlanarak, bir biçim için art arda çizilmiş notalar.
- Menuet: 17. ve 18. yüzyıllarda zarif bir Fransız dansı.
- Melodram: Müzikle birlikte, melodisiz olarak, düz okuma durumda söylenen dram. Müzik eşliğiyle bir anlatıcı için hazırlanmış yapıtların türüne verilen ad.
- Metronom: Sabit bir ritm (tempo) elde etmek amacıyla belli aralıklarla vuruş sesleri çıkartan bir alettir. Yunanca metron (ölçü) ve nomos (düzen) sözcüklerinin birleşmesiyle türetilmiştir. Bir müzik aletinin belli bir hızda ve aynı tempoda çalınmasını sağlamak için kullanılır. Konuşma zorluğu çeken kişiler de metronom kullanabilir. Mesela, her metronom atışında bir kelime söylenmesi esastır. Fakat müzikte bu durum tarza göre değişmektedir. 1814 yılında, Amsterdam'da yaşayan Dietrich Nikolaus Winkel tarafından icat edilmiştir. Metronomun, mekanik ve dijital türleri vardır. Bazı dijital metronomların tiz sesleri nedeniyle mekanik varyasyonları daha çok kullanılır. İlk icadından beri tasarımı çok değişmeyen mekanik metronom, bir zemberek tarafından hareket ettirilen ve düzenli salınımlarıyla tık tık sesleri çıkaran bir çubuk sarkaçtan oluşur. Periyot, çubuk sarkacın üzerinde aşağı yukarı hareket edebilen küçük bir ağırlıkla ayarlanır. Tempoların ıskalası, dakikada 40 vuruştan başlar, 208 vuruşa değin çıkar. Çeşitli tempoların metronom sayıları şöyledir. largo (40-69), larghetto (72-96), adagio (100-120), andante (126-152), allegro (160-176), presto (184-208). Dijital metronomlar ise, genelde saatlerde kullanılan "quartz" kristali içerir. Bu metronomların çeşitli fiyat aralıklarında çok sayıda işlevi olan türleri vardır. Ayrıca elektronik müzik klavyeleri de metronom özelliği taşır. Metronomun sürekli olarak kullanılması, artistik bir icrayla bağdaşmaz. Ama bu aletin eğitimdeki değeri büyüktür.
Dijital metronom |
Mekanik metronom |
- Mezmur: İlahi. Hıristiyan kilisesinin 3. yüzyıla dek derlenmiş duaları. Şarkıyla konuşma sesi arasında okunan ilahiler.
- Mezzo-soprano: Sopranoyla kontralto arası kadın sesi. Ses niteliği derin ve tok olup dramatik etkinliğe sahiptir. İtalyanca bir sözcüktür.
- Mikroton: Yarım tondan daha küçük aralıklar. Fokker’in 31 perdeli orgu veya Parch’ın 43 perdeli vurmalı çalgıları, piyanonun 12 Ses’e tam olarak bölünebilirliğine karşı bir sav olarak gelişti. Hába’nın dörtte bir tonlar ve altıda bir tonlar üstüne çalışmaları, Boulez gibi bestecilerin dörtte bir tonları bezenmiş olarak (decorative quarter tones) kullanmalarına; Babbitt ve Stockhausen gibi elektronik müzik bestecilerinin de yeni bir akort sistemi geliştirmelerine yol açtı.
- Minimal müzik: Kısa motiflerin yinelenmesiyle gelişen ve 1960’lardan sonra ünlenen besteleme yöntemi.
- Minör: Küçük. Gamda küçük üçlü.
- Missa: Katolik kilisesine özgü ayin müziği. Latince bir sözcüktür.
- Mod, modal: 17. yüzyıla kadar kullanılan skala sistemi; daha sonra Majör ve minör skalalar için kullanılmıştır. Örneğin, Do notasından başlayan İyonya modu Do Majör karşılığıdır. Makam.
- Moderato: Ilımlı bir tempoda. Orta hızda. İtalyanca bir sözcüktür.
- Modülasyon: Geçki. Ton değişimi. Fransızca "modulation" sözcüğünden gelir.
- Molto allegro ma non troppo: Çok neşeli ama fazla değil. İtalyanca bir kavramdır.
- Monodik: Tek sesli müzik.
- Monofonik: Tek sesli. Eşliksiz, tek bir ezgi çizgisi.
- Monokord: Tek telli çalgı.
- Monoton: Tekdüze, hep aynı tonda, yeknesak.
- Motet: Katolik kilisesinden kaynaklanan, genelde Latince metne dayalı, söz ve müziğin birleştiği, özgür biçimdeki ilk çok sesli dinsel şarkılar.
- Motif: Bir yapıtın kuruluşunun ana ögelerinden biri olarak kullanılan ve bir müzik fikrinin kaynağı olan parça.
🎶 N 🎶
- Nachtmusik: Gece çalınan serenat benzeri müzik. Almanca bir sözcüktür.
- Nakarat: Bir şarkıda her kıtadan sonra yinelenen bölüm. İngilizcesi "refrain" şeklindedir.
- Nakkare: 13. yüzyıldan sonra küçük davullara verilen ad. Arapça "naqqura" sözcüğünden gelir.
- Napoliten: 1650-1750 arasında Napoli’de yaşayan bestecilerin dramatik şarkı söyleme biçemi. Neopolitan School: 20. yüzyıldan bu yana Güney İtalya’da söylenen popüler şarkılar. İtalyanca "Napolitana" sözcüğünden gelir (Napoli kenti).
- Narrator: Anlatıcı, konuşmacı. İngilizce bir sözcüktür.
- National anthem: Ulusal marş. İngilizce bir kavramdır.
- Natürel gam: Diyez, bemol gibi hiçbir kromatik değişim içermeyen gam dizisi.
- Neoklasisizm: Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra gelişen, 18. yüzyıl ve öncesini canlandırma akımı.
- Neo-tonalite: Yeni tonculuk, ton duygusuna dönüş.
- Neuma: Ortaçağ’da kullanılan bir tür nota imi. Yunanca bir sözcüktür.
- Neumatik: Ortaçağda neumalara bağlı olarak missa seslendirme şekli.
- Noktürn: Gece müziği. Fransızca "nocturne" sözcüğünden gelir.
- Nota: Müzik yazısı. Sesleri gösteren işaretler.
🎶 O-Ö 🎶
- Obbligato: Zorunlu, uyulması gereken. Karşıtı "ad libitum"dur. İtalyanca bir sözcüktür.
- Ode: Övgü müziği. İngilizce bir sözcüktür.
- Odeon: Konser salonu; müzik okulu topluluğu. Yunanca bir sözcüktür.
- Oeuvre: Yapıt, opus. Fransızca bir sözcüktür.
- Oktav: Sekiz sesli aralık. İngilizce bir sözcüktür.
- Oktet: Sekiz çalgılı topluluk. Sekiz veya yada sekiz üyeli topluluk için yazılmış yapıt. Fransızca bir sözcüktür.
- Opera: Müzikli sahne oyunu. "Yapıt, eser" anlamına gelir. İtalyanca bir sözcüktür.
- Operet: İçinde karşılıklı konuşmaların, şarkı ve dansların yer aldığı, hafif opera.
- Opus: İş, yapıt (eser), çalışma anlamında. Besteleri sıralamaya yarayan sayıların belirteci. "Op." olarak kısaltılır.
- Oratoryo: Kutsal konulu bir metin üstüne çalgılar, koro ve solistlerce seslendirilmek için yazılmış, sahnelenmeyi gerektirmeyen tür.
- Orkestra: Yaylı, üflemeli, vurmalı çalgılardan oluşan büyük çalgı topluluğu. Senfoni, konçerto ve oratoryoları seslendirir, operalara eşlik eder.
- Orkestrasyon: Müziği bir orkestranın çalacağı biçimde düzenlemek.
- Ornament: Süsleme. Süs notası, tril gibi. İtalyanca "appaggiatura" sözcüğünden gelir.
- Ostinato: İnatçı bas. Israrla yinelenen pes bölüm.
- Ölçü: Müzik parçasının eşit süreli bölünüşü. Fransızcası "mesure" şeklindedir.
- Ölçü modülasyonu (metrik modülasyon): İlk sunulan temponun da, çapraz ritmin gelişmesiyle üreyen yeni temponun da, aynı anda belirgin bir şekilde duyulabilirliği.
- Öncü: Buluşlarıyla, deneyleriyle bir akımın, bir çağın öncülüğünü yapan sanatçı ya da sanat dalı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazarken dikkat edilmesi gereken noktalar:
1. Lütfen yorumunuzun tamamını büyük harflerle yazmayın.
2. Yazım kurallarına özen gösterin.
3. Yasalara aykırı, hakaret içeren, düzeysiz veya reklam içeren yorumlarda bulunmayın.
*** Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, yazım kuralları ile yazılmamış yorumlar onaylanmamaktadır.